Habertrak Gazetesinde Yayınlanan “Orman ve Su İşleri Müdürlüğü Uykuda mı?” Başlıklı Köşe Yazısı İle İlgili Basın Açıklaması
Habertrak gazetesinde Güven SERİN’in “Orman ve Su İşleri Müdürlüğü Uykuda mı?” başlıklı köşe yazısı ile ilgili olarak;
Kumbağ’daki ormanı istila eden beyaz bir mantar değil çam pamuklu koşnili (Marchalina hellenica)denen bir böcek türüdür. Ayrıca bu ormanın tamamına değil sadece mesire yerinin bulunduğu yol güzergahında yolun her iki tarafındaki 150 metrelik şerit boyunca bulunan ağaçlara yerleşmiştir. Çam pamuklu koşnili kızılçam ağaçlarına tasallut olmakta ve her ne kadar ağacın öz suyundan faydalansa da ağacı kurutmamakta ve zarar vermemektedir. Emdiği öz suyunun bir kısmını dışkı olarak dışarı ağacın dallarına atar ki buna bal şebnemi denir. Bu bal şebneminden doğaya sayısız yararı bulunan karıncalar, arılar ve diğer bazı doğaya faydalı böcekler yararlanır ve böylece biyoçeşitlilik artarak devam eder. Bu şebnemi özellikle arılar tercih eder. Piyasada çam balı diye bilinen bal, aslında şikayete konu böceğin ürünüdür. Bu böcek türü Kumbağ’daki ormanlarda en az 15 yıldan beri küçük bir alanda bulunmakta populasyonunda önemli bir artış gözlenmemekte ve biyolojik çeşitliliğe katkı yapmaktadır. Bu bölgedeki ekolojide hayatını sadece bu böceğin şebnemiyle sürdüren canlılar bile vardır. Bu böceğin ağaçlara kurutucu öldürücü zararı yoktur. Son beş yılda bu böcek nedeniyle bu mevkideki ormanlarda kuruyan ağaç olmamıştır.
Çam pamuklu koşnili Kumbağ dışında Türkiye’de Antalya, Muğla, Aydın, Manisa gibi kızılçam ormanlarında çok daha yaygın olarak bulunmaktadır. Bu böcek çam balının kaynağı olduğundan Ege Bölgesindeki ormanların önemli bir bölümünde desteklenmektedir. Dolayısıyla bu böceğin doğaya zararı değil faydası bulunmakta ve Türkiye bal üretimine önemli bir katkı sağlamaktadır. Bakanlığımız tarafından yürürlüğe konulan Bal Ormanı Eylem Planı kapsamında 02.03.2010 tarih ve 175 Sayılı “Arıcılığın Desteklenmesi” konulu Bakanlığımız Genelgesinin g bendi ile çam pamuklu koşnili (Marchalina hellenica)ülkemizde desteklenmekte bu böceğin gen kaynaklarının korunması ve geliştirilmesi için üniversiteler ve araştırma kurumları ile iş birliği yapılması kurumumuza talimatlanmaktadır.
Çam pamuklu koşnili ile mücadele oldukça zor ve oldukça pahalıdır. Böceğin yumurtalarına karşı kimyasal ilaçlar kullanılabilir ama Orman Genel Müdürlüğümüz doğaya zararı olan kimyasal ilaçların kullanımına karşıdır. Zaten doğaya ve ormana zararı olmayan bir böceğe karşı kimyasal ilaç kullanmanın bir mantığı yoktur. Havadan kimyasal ilaçlar doğadaki bazı kuş türlerini, karıncaları, arıları ve diğer faydalı böcekleri yok etmekte doğal dengeyi bozmaktadır. Doğaya zararına rağmen kimyasal ilaç kullanmaya karar versek bile bu defa ilacın böcek yumurtalarına etki etmesi için ağaçların dallarındaki beyaz pamukçukların toplanması, tek tek fırçalanması gerekir. Bu ise insan işçiliği ile iş güvenliği yasaları çerçevesinde oldukça zor ve tehlikeli bir iştir. Bu böceğin kimyasal harici başka yöntemlerle yok edilmesi mümkün değildir.
Eleştirilen diğer konu Kumbağ-Yeniköy arasında karayolu boyuna diktiğimiz fidanlardır. Bu fidanlar fıstıkçamı fidanı olup 2014 yılı Ocak-Şubat aylarında dikilmiştir. Orman Genel Müdürlüğümüzün Karayolu Ağaçlandırma Eylem Planı kapsamında bir çok yol güzergahında yaptığımız ağaçlandırma çalışmalarından biridir. Yol kenarı ağaçlandırmalarımız birçok yerde oldukça başarılıdır. Kınalı-Lüleburgaz arasındaki otoban ağaçlandırması, Tekirdağ çevre yolu bunların en önemlileridir.
Kumbağ-Yeniköy arasında su ihtiyacı bulunmayan fıstıkçamını kullandık. Bu güzergahtaki fidanların dikimden sonra tamamı tutmuş ancak 2014 yılı sonu ile 2015 yılında yöredeki keçilerin baskısına maruz kalmıştır. Çobanlar ve sürü sahipleri sürekli uyarılmış olmasına rağmen çobanlar gerekli anlayışı ve özeni göstermemişler, ahşap-tel fidan korunaklarına ve fidanlara zarar vermişlerdir. Fidanların tepe sürgünleri korunak üstlerinden keçilerin yeme ve gövdelerinden kemirmelerine maruz kalmıştır. Yörede yoğun bir şekilde keçi otlatması mevcuttur. En zor şartlarda ve sosyal baskıda ağaçlandırma yaptığımız yer burasıdır. Ağaçlandırma yaptığımız güzergah otlatma alanlarıyla bitişiktir. Ayrıca tapulu arazilerin bulunduğu bölümlerde ve mera kısımlarında yöre vatandaşları yaptığımız ağaçlandırmaya karşı çıkmaktadırlar. Ancak keçi zararından etkilenen fidanların yerine 2015-2016 kış aylarında(Aralık-Ocak) daha kısa boylu yeni fidanlar dikilmiştir. Bütün teraslarda şu anda fidan vardır. Hayvan sahipleri tarafından sökülen ve dağıtılan fidan korunakları ise tamir edilmeye ve yenileri ile sağlamlaştırılmaya devam edilmektedir. Fidandan orman yetiştirmek birçok yerde bu tür sosyal problemler nedeniyle güçleşmektedir. Ancak biz alacağımız önlemlerle bu bölgenin ağaçlandırmasını bu tür zorluklara rağmen gerçekleştireceğiz. Fıstıkçamlarının sulanması gerekmez.
Bahse konu köşe yazısında öne sürülen iddialar gerçeği yansıtmamaktadır.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur.
06.05.2016
